REHBER SİTE
  Adıyaman Turizmi
 
 
ADIYAMAN'IN TÜRKİYE TURİZMİNDEKİ YERİ
İlimiz, çok sayıda doğal,tarihi ve kültürel değerlere sahiptir. Dicle ve Fırat nehirleri arasında kurulan ilimiz,çok eski çağlardan beri tarihi bir merkez olagelmiştir.Palanlı Mağarasındaki resimler tarihi M.Ö 40000 yılına kadar uzanan buluntular mevcuttur.Giritille ve Samsat Höyüklerinde Neolitik ve Kalkilitik çağlara ait izler bulunmuştur.Hititlerden Kommagenelere ve arasında Selçuklulardan Osmanlılara el değiştiren ilimiz tarihin her döneminde uygarlıklara sahne olmuştur.Dünyanın 8. harikası olarakda adlandırılan Nemrut Dağı,2150 m.yüksekliğine uzanan zirvesi,devasa heykelleri ve ilginç yapısyla kendine özgü bir güzellik sunar.

Zirvesinde Kommagene Krallarından biri olan, I. Antiochos'un mezarı bulunur.

Nemrut Dağı, aynı zamanda Krallığın dinsel merkezdir.Kaya parçalarının biraraya getirilmesi ile yapılmış olan dev taş heykellerin bulunduğu teraslarla çevrilidir.Aresmia'nın (Eski Kale) eteğpinde Kommagene Kralı Mithradetes'i selalaya harika bir Herkül rölyefi bulunmaktadır.Yine burada Kommagene Krallığına ait kalıntılar vardır.

Tarihin bilinen ilk köprülerinden biri Cendere Köprüsü de ilimiz sınırları içinde yer almaktadır.

Özellikle Kommagene Kralığı döneminden kalan eserler [(Nemrut Dağı , Arsemia (Eski Kale), Karakuş Höyüğü , Cere Köprüsü)] yerli ve yabancı turistler için bir cazibe merkezidir. Nemrut'ta gündoğumu ve günbatımı ayrı bir güzellik taşımaktadır.

KONAKLAMA TESİSLERİ
Turizm Bakanlığından İşletme begesine sahip 20 adet tesisin yanısıra, İl ve ilçelerde ayrıca belediye belgeli 30 adet tesis mevcut olup,645 oda ve 785 yatak pastelidir.

EĞLENCE VE MESİRE YERLERİ 
Adıyaman Kalesi 

Günümüzde Belediye tarafından dinlenme parkı haline dönüştürülen kale, orman manzarası ile bütünleşerek daha da güzel bir görünüm kazanmıştır.

Gölbaşı Tatil Köyü
Özel İdare Müdürlüğü tarafından özel teşebbüse kiralanan butatil köyü içerisinde günlük dinlenmenin yanı sıra sezonluk olarak da halkımıza haftalarca kalma imkanı sağlamaktadır.Şirin evleri,güzel manzarası ve yüzme havuzuyla halkımızın dinlendiği ve hoşca vakit geçirdiği yerlerdendir.

Gölbaşı Gölleri
Gölbaşı,Azaplı ve İnekli gölleri kıyılarının doğu kesimleri ağaçlık ve gölgeli yerler olduğundan mesire yeri olarak yararlanılmaktadır.

Değirmenli
Gölbaşı-Malatya Karayolunda Göksu ırmağı boyunca akarsuyun yer yer çağlayanlar oluşturduğu ağaçlık bir alandır.

Değirmen Çayı (Su Gözü)
Eski Besni'nin 10 Km. Güneyinde Sofraz Çayının doğduğu,ağaçlık ve sarp kayalardan oluşan güzel bir yerdir.

Örenli (Pirin)
Antik Perre şehri yakınında bulunan Örenli Köyündeki bir bölge,sit alanı özelliğinden dolayı koruma altına alınmştır.Güzel bir içme suyu kaynağına da sahip olan alan,günümüzde mesire yeri olarak kullanılmaktadır.

Beşpınar
İlimizin 4 Km. Doğusunda Ziyaret Çayı kenarında Kahat yolu üzerinde beş ayrı pınarın bulunduğu ,halkımızın en fazla uğradığı bu yer,Özel İdare Müdürlüğünce düzenlenerek özel teşebbüse kiralanmıştır.

Adıyaman Şehir Parkı
1994 yapımı tamamlanarak hizmete açılmıştır.Kafeterya,düğün aslonu,çocuk parkı ve açık gezinti alanı ile halka hizmet vermektedir.

İçmeler
İlimiz sağlık turizmi açısından önmeli üç adet içmeye sahiptir.

Kotur İçmesi
Adıyaman'a 25 Km. uzaklıkta ve Kuzey Batısındadır.Akçalı Köyüne 5 Km. mesafede şifalı bir soğuk su içmesidir.Bu su bazı mide ve bağırsak hastalıklarına iyi gelmektedir.

Besni İçmesi (Çömrük Çeşmesi)
İl merkezinin 48 Km. Batı istikametinde Besni İlçesinin 6 Km. Kuzeydoğusundadır.Bu içmenin suyu böbrek taşlarına,kronik kabızlık,bağırsak ve mide iltihaplarına iyi gelmektedir.

Çelikhan İçmesi
İlçenin 23 Km. Kuzeydoğusunda bulunöaktadır.Bu içmenin mide,bağırsak,karaciğer safra kesesihastalıkları ile böbrek taşı,gut,şişmanlık ve diabette kullanılması büyük ölçüde faydalıdır.

Nemrut Dağı Milli Parkı  
Doğu ve Batı Medeniyetlerinin, 2150 m. yükseklikte muhteşem bir piramitteki kesişme noktası, Dünyanın sekizinci harikası Nemrut, Yüksekliği on metreyi bulan büyüleyici heykelleri, metrelerce uzunluktaki kitabeleriyle, UNESCO Dünya Kültür Mirasında yer almaktadır.

Nemrut Dağı, üzerinde barındırdığı dev heykellerin ve anıt mezarın yanı sıra, dünyanın en muhteşem gündoğumu ve gün batışının seyredilebildiği yer olmasıyla da ilgi çekmektedir. Her yıl binlerce insan gündoğumu ve gün batışını seyretmek için Nemrut Dağına gelmektedir.

UNESCO tarafından Dünya Kültür Mirası olarak ilan edilen Nemrut Dağı, çevresindeki Kommagene Uygarlığı eserleri ile birlikte ülkenin önemli Milli Parklarından biridir. Nemrut Dağındaki dev heykeller ve tümülüs, Arsameia (Eski Kale), Yeni Kale, Karakuş Tepesi ve Cendere Köprüsü Milli Park sınırları içerisinde yer alıyor.

Tarihçe 
İki bin yıldır güneşin doğuşunu ve batışını 2150 m. yükseklikte izleyen dev heykellerin sırrının çözülmesi için Kommagene Uygarlığı'nın keşfine gitmek gerekir.

Nemrut Dağı'nın Kraliyet Akademisi tarafından araştırma yapmak üzere bölgeye gönderilen genç bilim adamı Otto Punchtein başkanlığındaki ekip, Nemrut Dağı'nın tepesindeki tümülüs ve tümülüsün doğu ve batı yanlarında oluşturulmuş teraslar üzerindeki devasa heykeller ve çeşitli kabartmalardan oluşan eserler üzerinde çalışır. Uzun çalışmalar sonunda Grekçe yazılı kitabeyi çözen Punchstein, bu eserlerin Kommagene Uygarlığı'na ait olduğunu ve Kommagene Kralı I. Antiochos tarafından yaptırıldığını keşfeder. Antiochos'un ağzından yazılan kitabe, Nemrut Dağı'nın sırrını ve Antiochos'un yasalarını içermektedir.

Kommagene Uygarlığının ortaya çıkmasını sağlayan kazılar, Nemrut Dağı'ndan başka Arsameia, Samsat ve Fırat Havzasında gerçekleştirilmiştir. Bölgede yapılan kazılarda ortaya çıkartılan taşınabilir eserler müzelerde, geri kalanları da Milli Park Alanı içerisinde korumaya alınmıştır.

Kommagene Krallığı 
Yunanca "Genler Topluluğu" anlamına gelen Kommagene, ismiyle bağdaşırcasına, Grek ve Pers uygarlıklarının inanç, kültür ve geleneklerinin bütünleştiği güçlü bir krallıktır. Toros Dağlarındaki çeşitli yolların birleştiği noktada bulunan antik Kommagene Krallığı, Suriye'nin Kuzeyi, Hatay, Pınarbaşı, Kuzey Toroslar ve doğuda Fırat Nehri'nin çevrelediği verimli topraklarda yer almıştır. Tarıma ve hayvancılığa elverişli ve ekonomik önemi yüksek sedir ağacı ormanlarını barındıran Kommagene topraklarının, ilk çağlardan beri yerleşim alanı olarak kullanıldığı civardaki mağara ve arkeolojik buluntulardan anlaşılmaktadır.

Antik dünyanın küçük ancak güçlü ülkesi Kommagene, baba tarafı Pers Krallarından "Krallar Kralı olarak anılan Darius'a ile, anne tarafı Makedonya Hükümdarı Büyük İskender ile akraba olan bir prensin oğlu Mithradates Kallinikos tarafından, İ.Ö. 109 yılında bağımsız bir krallık olarak kurulmuştur. Farklı topluluklardan meydana gelen ve ayrı inanç ve kültürlere sahip Kommageneliler arasındaki birliği sağlamak konusunda büyük başarı sağlayan Mithradates Kallinikos, tanrılarla olan bağını kuvvetlendireceği ve böylece ulusunu barış içerisinde yaşatacağı inancıyla ülkesinin çeşitli yerlerinde tapınaklar yaptırmıştır.

alıntı
 
  Bugün 11 ziyaretçikişi burdaydı! Her hakkı saklıdır polat copyright 2008  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol